Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasında son dönemde artan gümrük vergileri ve dış ticaret uygulamalarıyla ilgili önemli bir açıklamada bulundu. ABD Ticaret Bakanlığı ile yapılan temasların ardından konuşan Bolat, Türkiye’nin küresel ticaret sisteminde adil şartlar talep ettiğini belirterek, “Türkiye kimsenin üretim fazlası ürününü boşaltacağı bir depo değildir” mesajını verdi. Görüşmeler, özellikle çelik, alüminyum ve tekstil ürünlerine uygulanan vergilerin yeniden ele alınmasını gündeme taşıdı.
Gündemde Çelik ve Alüminyum Vergileri Var
Son yıllarda ABD’nin Türkiye menşeli bazı ürünlere uyguladığı ek vergiler, iki ülke arasındaki ticaret dengesini doğrudan etkileyen unsurlar arasında yer aldı. Bakan Bolat, özellikle çelik ve alüminyum sektörlerinde Türkiye’ye karşı uygulanan adil olmayan tarife politikalarına karşı net bir duruş sergilediklerini ifade etti.
Yapılan görüşmelerde:
- Ek gümrük vergilerinin kaldırılması veya azaltılması
- Karşılıklı ürün gruplarında tarife güncellemeleri
- Yatırım ve lojistik kolaylıkları için teknik iş birliği adımları
gibi başlıkların ele alındığı aktarıldı.
Bolat: “Türkiye’nin Üretim Gücü, Avantaj Değil, Saygı Görmeli”
Bakan Bolat açıklamasında, Türkiye’nin üretim kapasitesinin birçok ülke için cazip hale geldiğini ancak bu durumun dezavantajlı koşullara dönüştürülmesine müsaade etmeyeceklerini belirtti. “Dünya ticaretinde serbestlik esastır. Ancak Türkiye’ye yönelik adil olmayan vergi yükleri bizi korumacı önlemler almaya zorlayabilir” diyerek, gerektiğinde karşılıklı adımlar atılabileceğinin sinyalini verdi.
ABD İle Ticarette Denge Arayışı
Türkiye ile ABD arasında toplam dış ticaret hacmi 2024 itibarıyla 35 milyar doları aştı. Ancak bu ticaretin büyük bölümünde Türkiye’nin aleyhine bir denge söz konusu. Türk ihracatçılar, özellikle teknoloji dışı sektörlerde ABD pazarına girişte büyük zorluklarla karşılaştıklarını belirtiyor.
Bakanlık kaynaklarına göre, ABD tarafı da bu görüşmelerde Türkiye’nin hassasiyetlerini not etti ve önümüzdeki aylarda teknik heyet düzeyinde daha kapsamlı müzakerelere başlanması hedefleniyor.
Küresel Tedarik Zincirinde Türkiye’nin Konumu Tartışıldı
Görüşmelerde, küresel tedarik zincirinde Türkiye’nin stratejik konumu da değerlendirildi. Pandemi sonrası dönemde Avrupa ve Orta Doğu pazarları için önemli bir üretim ve lojistik merkezi haline gelen Türkiye’nin, yalnızca üretim üstü değil, katma değerli ticaretin de merkezi olması gerektiği vurgulandı.
Bolat’ın “Depo değil, üretim ortağıyız” söylemi, bu vizyonun açık bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Türkiye ile ABD arasında yürütülen bu temaslar, önümüzdeki süreçte ticaretin hem daha dengeli hem de adil bir yapıya kavuşması açısından kritik rol oynayacak. Gümrük vergileri üzerindeki düzenlemeler yalnızca büyük ölçekli şirketleri değil, KOBİ’lerden ihracatçılara kadar geniş bir kesimi yakından ilgilendiriyor. Bu temasların sonuçları, iki ülkenin ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısını aralayabilir.